Monday, June 5, 2006

inanç '06 mezunlar hedesinden izlenimler

törenden başlayalım. geçen seneki gibi mezun başına 32 kentilyon (quintillion) saniye konuşma süresi tanınmamış olması çok önemli bir gelişme. hatta konuşmaları tamamen elimine edip video kayıtları ile törene ayrı bir renk yaratmış olmak da takdire şayan. tören konusunda "ben harvard'ı gördüm, yale gördüm, koç lisesi robert falan da gördüm, hiç bu kadar güzel bir mezuniyet töreni görmedim" diyen, yanılmıyorsam dinçkök ailesi mensubu hanımefendi konusunda ise "abartmış biraz" ya da "yo kartık daha neler"den başka hiçbir şey diyemiyorum. "land of hope and glory"'siz mezuniyet töreni mi olur be :P

neyse, ahanda törenden bir resim:




organizasyon konusunda okulu kınıyorum ve kendilerine laflar hazırladım(hınzır smiley was here). öncelikle, organizasyonsuzluktan bıktım. bık-tım. son anda bir "okulda yer ayarlayamıyoruz, herkes muallimköy'deki öğretmenevine rezervasyon yaptırsın" deniliyor, bir de aranıp öğreniliyor ki öğretmenevinde yer yok. kalmak isteyenlerin okulda kalacağı, daha doğrusu kalmak zorunda kalacağı" tebarüz etti" tabii ki. bir sürü insan da sırf okulda kalamayacağı için gelmedi, gelenlerin önemli bir bölümü de tören sonu gerisin geri nereden geldilerse oraya döndüler ve ertesi günkü "mezunlar günü"ne teşrif etmediler. teşrif etmeyenlerin ne kadar isabetli bir karar verdiklerini izleyen satırları okuyarak anlayacaksınız.

bu noktada okul yönetimince anlaşılması gereken şey şu; mezunlar okulda kalmaya geliyorlar, ama bu "kalma", yönetimin tahmin ettiği şekilde geceleme, barınma, okula hostel muamelesi yapma manasını taşımamakta, daha çok yeni mezunlarla kaynaşma, en tatlısından, paylaşılan anılar ve havada uçan esprilerle süslü bir "inisiyasyon seremonisi" şeklinde geçmekte. bu yıl, yeni mezun elemanlar hemen "tumba yatak" emri ile erkenden mayıştıkları için bu sene bu da pek mümkün olamadı.

sonrasında o 9 ay öncesinden planlanmış muazzam mezunlar günü geldi çattı. çattı da ne oldu? HİÇBİR ŞEY. abuk voleybol-futbol-basketbol müsabakaları ile 4 saatlik süper organizasyon pek de iz bırakmadan tamamına erdi. bir de amacına ne kadar ulaştığı benim için hala muamma olan bir panelimsi kümeleşme vardı. orada da "dernek kuruyoruz, ha kurduk ha kuracağız" minvalinde açıklamalarda bulunduk, bir şekilde kaybolacağından emin olduğum bir kağıda diğer katılan mezunlarla beraber iletişim bilgilerimi yazdım. inşallah telefon numaramı bağcılar'da bir üst geçitin ayağında "bel fıtığı" yazısı eşliğinde görmek zorunda kalmam. biraz "strateji oyunları" kısmında, tabu (bildiğiniz tabu, hani şu tabu var ya, o tabu) adlı strateji(?) oyununda pop-kro kardeşlerime (aemin ve yılmaz yandaşları) yenilirken eğlendim işte, o da o kadar. günün en önemli artısına da değinmezsem ayıp olur; lise 2'lerden ali cem ile akşam saat 10'da kola meşrubat falan içesimiz tuttu, gittik rasim bey'e dedik "böyle böyle". aynen öyle. o da "değişik bi'şi' yapalım" diyerek aldı bizi eskihisar'da bir çay bahçesine götürdü. okul hakkında konuşarak geçen gayet güzel bir iki saat yaşadım, teşekkürü borç biliyorum kendilerine. yine de alamadık kolayı, iyi mi :)

soonacııma ertesi günün sabahında okulun taze binalarının fotolarını çektim, o da şöylemesine bir şey:



tekne turu falan derken deli yoruldum, bir sürü boş beleş foto çektim (gidin bi' flickr'ıma bakın, hak vereceksiniz), güzel insanlarla tanıştım, daha ne ola? ne bileyim, mesela gelecek yıl daha güzel bir mezunlar günü ola!

No comments:

Post a Comment